Şekerin Kökeni* ve Türeyişi* Şeker Hakkında Her Şey – Bölüm 2🇹🇷

Şekerin Türeyişi

Glikoz doğal bir güzellik ve doğuştan bir lider ise biz neden ona düşmanız?*

Şeker bir karbonhidrattır, karbonhidratta aslında çok şekerdir. Mecazi anlamda yazıyorum… Şeker karbonhidratın en basit formudur, kırsanız kırılmaz, bölseniz bölünmez; aslında monosakkaritler en basit formu. Çok basitler: Fruktoz meyveden ve sebzeden, Galaktoz sütten, Glikoz yine bitkilerden gelir ve doğal olarak kanda glikoz bulunur. Aracı yok, burası önemli kısım.  Şekerin doğal formundan bahsediyoruz. Karbonhidrat grubu nasıl oluşuyor derseniz, monosakkaritlerin çoklu karmaşık ya da basit yapılarından oluşuyor, molekül artı molekül birleşiyor ve yeni bir yapı oluşturuyor. Yapı karmaşık oldukça bunları sindirmek için yapıların kırılmasına yani ayrışmasına yardımcı enzim gerekir, bu da kana hızlı olarak karışmasını engeller, sindirim aşamasını uzatır; bu durum kompleks denilen karbonhidratlar için geçerlidir.

Şekerin kaynağı önemlidir. Monosakkaritler Glikoz/ Galaktoz/ Fruktoz suda çözünen bir yapıya sahiptir. Galaktoz ve fruktoz karaciğerde glikoza dönüştürülür çünkü molekül yapılarında farklılıklar vardır. Bizim asıl kullanılabilir enerji kaynağımız glikozdur, bu sebeple kanımızda serbest olarak hücre yapısına girip çıkar ve beyne enerji kaynağı olma görevi sadece onundur. Yani fast food* * olan aslında glikozdur, hemen kana servis edilir, hop enerji. Kanın hızlı tüketim şekeri glikoz olsada, gerçekte tatlandırıcı, paketli gıda, şurup gibi ürünlerin hepsinde fruktoz ve glikoz bir arada mevcuttur. Evet gelelim soruya, ben olsam sorardım, glikoz benim enerji kaynağım ise neden onunla savaş halindeyim: başlıktaki soruya geri döndüm.

Hadi bakalım…

Glikoz ana enerji kaynağıdır. Tabii ki memelilerin için. Bu durumda aldığım glikozu enerji olarak yakmam gerekiyor. Tüm solunum reaksiyonlarında ve beyin ile ilgili fonksiyonlarda bu kadar elzem olan bir molekül kanda hücre içerisinde kullanılırken yakılıyor. Daha da basitleştirelim, en azından ben basitleşebilen her şeyi net olarak algılayabiliyorum, öncelikle kendim için anlatıyorum. Günlük ihtiyacımız olan bir enerji var, bu bizim bazal metabolizma hızımızın düşmemesi için gerekli, yani organların fonksiyonlarını sürdürmesi, oturup kalkıp yürüyecek enerjinin olması, sabah uyanabilmen, kalbinin atması, yediğin elmayı sindirmen, kesintisiz soluk alabilmen, ve bu yazdıklarımı okuyup anlaman için gelen enerjiyi ölçmüşler ve bazal metabolizma hızı demişler. Bu enerji öncelikli olarak kandaki şekerden yani glikozdan sağlanıyor, stoklar azaldığında ise yağlardan dönüştürülüyor. Sistem basit bir işlem yapısına sahip, ve bu basitlik aynı oranda hızlı şekilde hata raporu çıkarabiliyor. Günlük ihtiyaçlarınızın üzerinde şeker alımı yaptığımızda, insülin bir enzim olarak hücrelere atağa geçiyor, amacı basit sistemi korumak, ihtiyacımız kadar glikozu kanda tutabilmek, fazla şekeri alıp karaciğere teslim edip, ondan depolamasını istemek için çalışıyor. Bu esnada normalinden uzaklaşan vücut stres hormonu adrenalin ve kortizol salgılıyor. Biz bu süreçte kısa vadeli enerji patlamaları yaşıyoruz, mutluyuz ve içimiz içimize sığmıyor. Aslında vücut sizi bu karmaşadan koruyor, mental olarak sağlıklı kalmanızı sağlıyor. Fakat hücrede toksik atıklar oluşuyor. Her şey aslında karışıyor, kısacası kriz alarmı çalıyor. Vücut fazla şekeri dengelemek için su tutmaya başlıyor, toksik atıklar arttıkça hızlı yaşlanma başlıyor ki bu uzun vadeli bir etki yaratıyor.  Tüm bunların olması yetmiyormuş gibi, insülin atağından sonra enerji açığı oluşuyor ve siz ani bir şeker yeme dürtüsü hissediyorsunuz ve bu zincir böyle devam ediyor.

Devamı için lütfen takipte kalınız, blog’umdan e-posta gönderimi talep edebilirsiniz.

Şekerin Kökeni* ve Türeyişi* Şeker Hakkında Her Şey – Bölüm 1 için tıklayınız.

*Glikoz bir düşman değildir, durum böyle olsaydı kan şekerinde mevcut olmazdı.
**Fast food sözünü İngilizce olarak kullandım, vurgusu Türkçe karşılığına göre yemek literatüründe daha anlamlı olduğu için.
Kaynaklar

http://www.bbc.com/news/magazine-22758059

https://www.nhs.uk/Livewell/Goodfood/Pages/are-stevia-plant-extracts-safe.aspx

EFSA Journal: http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.2903/j.efsa.2010.1537/abstract

https://www.nhs.uk/Livewell/Goodfood/Pages/the-truth-about-artificial-sweeteners.aspx

EFSA Paper:

http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.2903/j.efsa.2010.1537/epdf

https://www.foodnavigator.com/Article/2014/02/04/Swedish-gov-funds-environmental-stevia-project

http://www.nrcresearchpress.com/doi/full/10.4141/cjps10086#.WqAE262B2Ru

http://www.academicjournals.org/journal/JMPR/article-full-text-pdf/57B2A0342160

http://www.natureworldnews.com/articles/15347/20150627/artificial-sweeteners-fail-why-body-cant-fooled.htm

http://www.cell.com/neuron/fulltext/S0896-6273(15)00471-7

https://www.eurekalert.org/pub_releases/2015-06/uom-htd061115.php

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3772345/


Discover more from DO Wellness

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

3 thoughts on “Şekerin Kökeni* ve Türeyişi* Şeker Hakkında Her Şey – Bölüm 2🇹🇷

Leave a comment